Bu haftanın anlam ve önemine binaen yazı yazmamazlık edemezdim. Tabiî ki benim için haftanın önemli olayı Türk’ün işgale karşı direnişinin şahlandığı gün olan Sakarya’dır. Yoksa bir gün önceki o kara gün değil. Askerin yönetime el konduğu ve vatanseverlerle, vatansız Leninistlerin eş tutulduğu günden hiç bahsetmeyeceğim. ABD çocuklarının, Türk gençliğine yaptıkları işkencelerden hele hiç bahsetmeyeceğim. Türk’ün emperyalizme dur dediği o kutsal günü anmayı daha anlamlı buluyorum. Milli Mücadelede Doğu’da Ermenilere karşı kazanılan zaferi ile güney’de yine Kuvay-ı Milliye’nin Fransız ve onların kışkırttığı Ermenilere karşı destanlaşan mücadelesinden sonra sıra Batı’da Yunan gavurunu yurttan atma sırası gelmişti. Göktürk Hakanı Kutluk Kağan’ın başlattığı özgürlük mücadelesini, her türlü yokluğa, zorluğa, güçlüğe ve hatta ihanete karşı XX.yy taşıyan Gazi Mustafa Kemal, Türk Milletine hak ettiği özgürlüğü vermiştir.

 Sakarya, Tarihin her döneminde bağımsızlık savaşı veren Türk Milleti’nin varlık yokluk mücadelesidir. Sakarya, Yunan ordusunun son taarruzudur. Sakarya, Türklerin II. Viyana Kuşatması’ndan beri süren geri çekilişi son bulduğu gündür. Sakarya, İngiltere’nin, Fransa’nın, İtalya’nın pes ettiği gündür. Sakarya, Türk ordusunun son savunma savaşıdır. Sakarya, Mustafa Kemal Paşa’ya“gazi” unvanı ve “mareşal” rütbesinin verildiği gündür. Sakarya, İtilaf devletleri’nin birbirine düştüğü gündür. Sakarya, “Ya İstiklal Y ölüm” parolasının gerçekleştiği gündür. Sakarya, Şark politikasının gerçekleşmeyeceğinin anlaşıldığı gündür. Sakarya, Milletin yetişmiş nesillerinin yok olduğu gündür. Sakarya, Türk’ün dostunun olmadığının anlaşıldığı gündür. Mustafa Kemal’in inisiyatifi ele alarak Milli Mücadeleyi başlatmak amacıyla Anadolu’ya geçişinin ikinci yılında verdiği en önemli sınavdır. Bu zorlu sınavları atlatarak günümüze bağımsız bir şekilde gelen milletimize, Merhum Mehmet Akif’inde dediği gibi Allah bir daha istiklal Marşı yazdırmasın, Bu millete bir daha varlık yokluk sınavına sokmasın, Bir daha milli mücadele sınavından geçirmesin, Toprağı bir kez daha düşman çizmesi görmesin, dualarımız ile…. İşte böyle bir günde Türk Gençliği’nin batı emperyalizmine ve onun uşaklarına karşı bilinçlenmesinin gerektiği ve bu uşakların ayak oyunlarına kanmamaları gerekir. Dünya siyasetinde rol alan ABD, AB ve onun eşbaşkanlarına, kuklalarına karşı dikkatli olmaları gerekmektedir.