Ey Çerkez kızı, içinde öyle büyük bir boşluk var ki oraya ne bir insan koyabiliyorsun ne bir eşyayla doldurabiliyorsun. O boşluk güzel olan her şeyi yutuyor, yok ediyor. Hep Araf’ta yaşamışsın. Ne anlatabiliyorsun, ne de anlayabiliyorsun. Ve bu boşluk gittikçe büyüyor. Korkarım ki gün gelecek o boşlukta kaybolacaksın. Eksiksin, tam değil yarımsın, sevgin yok, sevdan yok, candan hakiki sevenin yok. Çünkü hakikatten uzak ulaşılmaz hayaller peşinde koşuyorsun. Yalnızsın, yapayalnızsın. Seni seviyorum diyenlerin menfaat uğruna, çıkar uğruna yanındalar. Bunu sen de biliyorsun. Kör parmağım iki gözüne. Korkunun esiri olmuşsun, bağımlısın. Özgür değilsin. Yalnızlık korkusu içinde olduğun için yanlışa, yanlış kişilere sahip çıkıyorsun.

Bak bunca ömrün ziyan oldu gitti boşuna. Yeni bir aşka, sevgiye, sevdaya cesaretin yok. Kimseye içten, candan seni seviyorum, canımsın, bir tanemsin, sana aşağım, sana hayranım diyemezsin. Çünkü kusursuz ve mükemmel insan arıyorsun. Ama kendin mükemmel ve kusursuz değilsin. Bu yüzden hayatın korkularla geçti. Bağımlısın, şuurunun altına korkular yerleşmiş, silip atamıyorsun, hür ve özgür değilsin. Yakınlarının korkusundan tek başına karar alamıyorsun, bağımsız hareket edemiyorsun. Boğuluyorsun, şartlı refleks içindesin. Yürüdüğün yollar yanlış, Hayatının ustası olamamışsın.

Oysa bir insan beğendiği birine “seni seviyorum” demesi ne ayıp ne de korkulacak bir şey. Hatta bu sözü söylememek insani olmayan bir durumdur. Çünkü her canlının sevgiye ihtiyacı vardır. Sevgisiz hayat olmaz. Yalnız tek başına taş bile duvar olmaz. Erkek tek başına yarım insandır bayan da tek başına yarım insandır. Duyguda, düşüncede, manada, anlamda, iki yürek bir araya gelince tek beden olur, bir olur tam olur, bütün olur. Kişi birbirini yüceltirse var olur. Hep açığını ararsa tümden yok olur. Hilekâr ecelinden önce ölür.

Kökleri M. Ö. 2500’lerin yani 4000 yıl öncesinin medeniyetine ait tek tanrılı din olan Ahura Mazda dininin (üç semavi dinin kaynağıdır ve Tevrat 1000 yıl sonra inmiştir) üç temel felsefesi: “Düşünce iyi düşünülsün, Söz iyi söylensin, İş iyi yapılsın.” Ve aynı dinin bir başka emri: “Sadece bilge insanlar Ahura Mazda katına yükselebilir” mucize sözleridir.

Ey yanağı gamzeli Çerkez kızı, malın var, mülkün var ama iç huzurun yok. Sevgin yok, sevdan yok, tutkun yok. Seni seviyorum diyen sahibin yok. O yüzden yarımsın, parçalısın. Lotoda, totoda, şans oyunlarında mutluluk, teselli arıyorsun. Boynun bükük, bazen dalıyorsun uzaklara. Gönlün kırık ve viran, kederlisin, zaman zaman yangınlardasın. “Benim konuştuğum arkadaşım var” derken bile yalan söylüyorsun, sesin titreyerek, hüzünlü bir tonla söylüyorsun. Gerçek aşkı tatmamışsın, o yüzden kafan karışık, başın dumanlı. Sen candan sevemezsin, sevdayı bilmezsin gülüm, çünkü sevdanın gözü kördür, sevdayla pişmeyen göremez, sevda derin manadır, sen ise maddenin esiri olmuşsun.

Mutlu olabilmek, hayatına anlam katabilmek, yaşamdan doyasıya zevk alabilmek, kutsal insan şuuruna erebilmek için düşünce iyi düşünülsün Ahura Mazda dini temel ilkesi gereği bilgece düşün, olumlu düşün, boş hayaller ve anlamsız arzular peşinde koşma. Ruhsal dinginliğe ve sükûna kavuşabilmen için Hint Kutsal kitabı temel felsefesi “Önce sükût vardı kelam değil, Tanrı sükûttur sen bir tanrısın” sözü yaşam ilken olsun. Düşün ve bir çiçeği sev, çimeni sev, bir ağacı, bir böceği, mini minnacık bir bebeği sev, doğru bir insanı sev. Arzularını dizginle. Çünkü her canlının sevgiye ihtiyacı vardır. İnsanın gıdası sevgidir. Bütün bürudetleri sevginin potasında erit. Gerçek hakiki beşeri aşkı yaşa, beşeri aşk ilahi aşkı doğurur, şuura erer.

“Akranından ayrı gezen kuş semada hu çekermiş.” sözünü unutma. İslam barış dinidir, hayatınla barışık ol. İçindeki boşluğu maddeyle değil, manayla doldur, anlamla doldur, inançla doldur. Sevgiyle doldur. Anlamsız ve yanlış arzular peşinde koşma, Yıkılan ağacın gölgesi olmaz, yalnız taş duvar olmaz. Hayatına hayat gücüne güç katacak doğru bir dost, bir yoldaş bul. Unutma ki doğru yoldakiler kutsaldır. 3000 yıl önceki Antik Yunan ve Latin filozofları: “Tanrı bilgedir, sırf sevgidir, bilge ve sevgili insanı sever, bilge insan da Tanrının komşusudur.” derler.

Besmele, bereket, şükür, kanaat, iyilik, güzel düşünme, sevgi, mutluluk, yaşam felsefen olsun. Şimdi parçalanma değil bir olma, bütün olma, tam olma zamanı. Çünkü Yüce Allah bir olanı sever. Bir adı da Vahit tır. Vahdeti vücuttur. Yani duyguda, düşüncede, iyilikte, sevgide bedenen, fikren bir olmaktır. Ve birine “seni seviyorum” demek bedava. Yoksa tek başına semada hu çekersin.