Yaklaşık bir aydır emekliye verilmeyen seyyanen zam ile ilgili cadde ve sokaklarda, park ve bahçelerde, dernek ve lokallerde emeklilerimizle toplu veya birebir iletişim kurmaya çalıştım
Amacım herkese verilmesine rağmen sadece emeklilere verilmeyen Seyyanen zamma tepki gösterilmesi, tepki göstermek için meydanda yapacağım basın açıklamasına destek olunması idi hepsi bu kadar.
Sadece emekli Mustafa olarak ziyaret ettim emeklilerimizi, siyaset, dernek vs değil ‘’Sizlerin hakkını savunmak için mücadele veriyorum çünkü bende emekliyim’’ diyerek destek olmalarını istedim. Ve Allah razı olsun az da olsa hakkını aramak için meydana gelen 150-200 Kadar emeklimizle yaptım basın açıklamasını.
Cadde sokak veya parklarda yaptığım konuşmalar esnasında emekli veya emekli olmayan bazı vatandaşlarımızla aramızda geçen bazen komik, bazen ciddi diyalogları sizlerle paylamak istiyorum.
** Zafer caddesinde inerken elimde ‘’ EMEKLİ OLMAK MI? EMEKLİ ÖLMEK Mİ? Yazan pankartla geçerken yaşlı bir amca: ‘’ gözünüz doysun’’ diye bağırdı.
Döndüm amcaya ve’’ Amca emekliler olarak karnımız aç, gözümüze sıra gelmedi daha’’ dedim.
** Bankalar caddesinde ayakkabı boyacılarının önünde yine elimde pankartla dikilirken bir vatandaş:
‘’Abi ne istiyorsunuz ?’’ dedi ‘’emeklilerin hakkını’’ dedim.
‘’ önce size akıl versin’’ diyen vatandaşımıza,
‘’ bİz hakkımız olanı alalım belki akıllanırız’’ diye karşılık verdim.
Daha bir çok var ama, son olarak aslında olayın özetini anlatan Şu diyaloğu da paylaşayım.
Hüseyin Kahya parkı…. Meşhur emeklilerimize çay ve kek
verildiği millet kahvesi bölgesi ve oturuyor bir grup emekli amcalarım.
Geçtim yine karşılarına elimde ‘’EMEKLİ OLARAK SADAKA DEĞİL HAKKIMIZI İSTİYORUZ ‘’ pankartıyla.
‘’Seyyanen 8000 lira zam neden výerilmedi soralım . Emekli olarak açız ‘’ deyince , aradan biri:
‘’ Sesin gür çıkıyor, hiç aç birine benzemiyorsun’’ dİye bağırdı.
‘’ Abi emekli askerim ben. Dağlarda bayırlarda bağırmaktan dolayı ses tonum böyledir’’ sözüme karşılık
‘’ Asker olabilirsin ama burada senin askerin yok , Ne yapacaktık oyumuzu pkk yamı verecektik . İHA,-SİHA deyince tamam deyip uzaklaştım oradan.
Sonradan öğrendİğim kadarıyla , orada bulunan emekliler benim için,Allah razı olsun , adam bizim için uğraşıyor, ekmek istemiyor, su istemiyor, para istemiyor derken aynı vatandaş :
«Bu adam birileri tarafından para yedirilmiş PROVAKOTÖR» demiş.
Olsun dedim.
Bize ne dendiğinin değil , neyi ne maksatla yaptığımızın önemi vardır. Bilseler de, bilmeseler de…
Saygılarımla..