Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesinde BESST-İVAL’ 24 kapsamında “Biyoteknolojik İlaçlar ve Biyobenzer Konsepti” konulu konferans düzenlendi.  Konuk olarak Hacettepe Üniversitesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalından Prof. Dr. Alper İskit’in katıldığı programa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Esra Dilek Keskin, Dekan Yardımcısı Prof. Dr.  Atike Tekeli Kunt, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

I M G 7646

Programın açılış konuşmasını yapan Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Esra Dilek Keskin, “ BESST-İVAL’ 24 kapsamında Farmakoloji Anabilim Dalı hocası Alper Hoca’yı davet ettik. Bizleri kırmayarak, Fakültemize geldiği için onur duyuyoruz. Biz Alper Hoca ile üniversitede aynı sıralarda oturduk ve orta öğrenimden de bir geçmişimiz var. İlaç dünyasında neler olduğunu ve neler değiştiğini bizlerle paylaşacak olan Alper Hoca’yı ağırlamaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

I M G 7628

Prof. Dr. Alper İskit, “Biyoteknolojik İlaçlar ve Biyobenzer Konsepti” konulu dinleyenlerle paylaştı. Prof. Dr. Alper İskit, “Biyolojik ilaçlar; kimyasal bileşimler yerine biyolojik yöntemlerle, organizmalarla, canlı sistemlerden üretilen ürünlerdir. Biz yıllarca hep ilaç fabrikalarında hep toz partiküller halindeki ilaçları ürettik. Bunları kapsül yaptık, tablet yaptık. Aspirin kimyasal ilaç, apranax kimyasal ilaç fakat artık dünya değişiyor. Moleküler biyolojinin ve genom projesinin gelişmesi ile her şey kimyasal olmanın dışına çıktı. Kimyasal ilacın kullanımının artık azalıp biyolojik ilaçların ön plana çıktığını söyleyebilirim. Biyolojik ilaçlar ilk olarak 1982 yılında insülin ile başladı. Dünyadan Türkiye’ye ilaç dünyasındaki değişimden bahsedecek olursak Türkiye’de biyofarmasötik bulunmamaktadır ve bunların tümü ithaldir. Önümüzdeki yıllarda dünyada biyoteknolojik ilaç pazarının her yıl %12-15 oranında büyüyeceği tahmin edilmektedir.” dedi

I M G 7602

Son olarak çıkarımlarda bulunan Prof. Dr. Alper İskit, “Biyobenzerler sağlık harcamalarının azalması için gereklidir. Biyobenzerler jenerik değildir. Etkinlik ve yan etki profilinde değişiklik durumunda bu durum hatırlanmalıdır. Yeterli klinik çalışması olan biyobenzerler tercih edilmelidir. Ülkemizde paketlenme durumunda asıl biyobenzer ile karşılaştırma çalışması gereklidir.” diye konuştu. 

I M G 7613

Kaynak: Kırıkkale Üniversitesi