Türk Sanat Müziği’nin efsane ismi Zeki Müren, 1970’li yıllarda çıktığı bir Anadolu yolculuğunda, şoförünün yaşadığı küçük bir aksilik sonucu Kırıkkale’nin Keskin ilçesinde kısa ama anlamlı bir mola verdi. Bu rastlantısal durak, Türk Halk Müziği’nin kalbinin attığı Keskin’de unutulmaz bir hatıraya dönüştü.
Anadolu’nun Türkü Yolu: Keskin
Hacı Taşan gibi efsane ozanların yetiştiği, türküleriyle Türkiye'nin dört bir yanına ses olan Keskin, Zeki Müren’in de ilgisini çeken kültürel bir durak haline geldi. Sanatçının burada geçirdiği birkaç saat, bölgenin müziğe ve yerel değerlere verdiği önemi bir kez daha ortaya koydu.
Yirik Yaşar’ın Lokantasında Buluşma
Zeki Müren’in Keskin’de uğradığı meşhur adreslerden biri, dönemin tanınmış esnafı Yirik Yaşar’ın Lokantası oldu. Lokanta, yalnızca bir yemek mekanı değil; halk müziğine gönül verenlerin buluşma noktasıydı. Müren burada sadece yemek yemedi, aynı zamanda yerel sanatçılarla sohbet etti, onların öykülerini dinledi, türkülere kulak verdi.
Bir Fotoğraf, Bir Döneme Tanıklık
Lokanta sahibi Osman Bağırıyanık, Karakısıklı Yusuf, Çelebi Karayakuplu Yakut ve Seyit Çevik gibi isimlerle birlikte çekilen fotoğraf, bu anın canlı tanığı olarak hâlâ konuşulmaya devam ediyor. O kare, sadece Zeki Müren’in değil, Keskin’in müzik dolu hafızasına kazınan nadide bir belgeye dönüştü.
Keskin: Sadece Bir İlçe Değil, Bir Kültür Hafızası
Bu kısa ziyaret, Keskin’in Anadolu kültüründeki eşsiz yerini ve türküye verdiği değeri bir kez daha öne çıkardı. Zeki Müren’in tesadüfen uğradığı bu ilçe, ona Türk Halk Müziği’nin özünü sunarken, bizlere de Anadolu’nun müziğe olan derin bağlılığını hatırlattı.
Zeki Müren’in Keskin’deki bu kısa ama anlam yüklü molası, müziğin evrensel gücünü, kültürlerin kesişme noktasında bıraktığı izleri bir kez daha hatırlatıyor.