Türkiye’nin savunma sanayii tarihine ışık tutan önemli projelerden biri olan ilk yerli tank, 1943 yılında MKE Kırıkkale tesislerinde üretildi. II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği yıllarda tamamen yerli imkânlarla geliştirilen bu tank, dönemin şartlarına rağmen büyük bir mühendislik başarısı ortaya koydu ancak seri üretime geçemeden unutulan projeler arasına karıştı.

Zabıta, Fırınlarda Üretim Koşullarını İnceledi
Zabıta, Fırınlarda Üretim Koşullarını İnceledi
İçeriği Görüntüle

Makine Kimya Endüstrisi’nde uzun yıllar görev yapan ve Türkiye’nin ilk metalürji mühendisi olarak bilinen Selahattin Şanbaşoğlu, bu girişimin mimarları arasında yer alıyordu. Daha sonra MKE Genel Müdürlüğü görevini de üstlenen Şanbaşoğlu, Mustafa Kemal Atatürk döneminde başlayan sanayileşme hamlesinin bu projeye zemin hazırladığını belirterek şu ifadeleri kullandı:

“1940’ta kendi girişimimizle tank yaptık. Bunun sadece Ford motoru dışarıdan geldi. Dizaynı bizimdir, tipi kendimize mahsustur. Zırh levhası, topu, paleti, aktarma organlarının hepsi bizim üretimimizdir. Bu tank 1946’da Cumhuriyet Bayramı töreninde geçti. Ancak sipariş gelmedi ve bu tank tek olarak kaldı. Amerikan yardımı başlayınca hazırcılık ve kolaycılığa yöneldik.”

Şanbaşoğlu’nun aktardığı bu bilgiler, Türkiye’nin ağır sanayide attığı cesur adımların daha sonraki yıllarda neden sürdürülemediğini de gözler önüne seriyor.

1940’lı yılların ortasında geliştirilen bu tank, yerli zırh üretimi, yerli top sistemi ve palet mekanizmalarıyla Türk mühendisliğinin o dönemdeki kapasitesini kanıtlayan bir örnek olarak tarihte yerini aldı. Ancak Marshall Planı ve sonrasında artan dışa bağımlılık nedeniyle MKE’nin siparişleri azaldı, fabrikalar büyük ölçüde işsiz kaldı ve tank projesi devam ettirilemedi.

Bugün MKE Kırıkkale’nin geçmişi incelendiğinde, bu ilk tank girişimi Türk savunma sanayisinin köklerinde yer alan unutulmuş bir başarı olarak değerlendiriliyor.

Kaynak: Haber Merkezi