Kırıkkale’nin sanayileşme sürecinin ilk yıllarına dair en dikkat çekici ayrıntılardan biri, işçilerin iki–üç saatlik yolu eşekle ya da yaya yürüyerek fabrikaya gitmesiydi. Bu durum, o dönemde hem ulaşım koşullarının yetersizliğini hem de üretime duyulan büyük bağlılığı gözler önüne seriyor.

1930’lu yıllarda Kırıkkale henüz yeni gelişen bir yerleşim bölgesiydi. Fabrikaların bulunduğu alanın çevresinde neredeyse hiçbir yapı yoktu; ne düzenli yollar vardı ne de ulaşım araçları. İşçiler, yakın köylerden sabahın çok erken saatlerinde çıkarak kilometrelerce yolu yürüyerek ya da eşekleriyle fabrikaya ulaşmaya çalışıyordu. Günlük mesailerine başlamadan önce bu zorlu yolculuğu tamamlamak zorundaydılar.

Kırıkkale’de Roma Dönemine Ait Mezar Steli Ele Geçirildi
Kırıkkale’de Roma Dönemine Ait Mezar Steli Ele Geçirildi
İçeriği Görüntüle

Bu koşullar, Cumhuriyet’in sanayileşme hamlesinde çalışan işçilerin fedakârlığını ve ülkenin üretime olan inancını gösteren en somut örneklerden biri olarak hatırlanıyor. Bugün dakikalar içinde gidilebilen mesafeler, o yıllarda işçiler için saatler süren bir çaba anlamına geliyordu.

Zaman içerisinde Kırıkkale büyüdü, fabrikaların çevresi yerleşim alanına dönüştü, yollar ve ulaşım imkânları gelişti. Fakat o dönemlerin “eşekle işe gitme” hikâyesi, kentin sanayi mirasının unutulmayan bir parçası olarak hafızalarda yaşamaya devam ediyor.

Kaynak: Haber Merkezi