Hayat inişli çıkışlı serüvenine devam ederken karşımıza çıkan engellere takıldığımız vakit, yaşamsal döngümüze bir yara açmış oluyoruz. Her insanın hayatında imtihanlar çekilmez dereceye geldiğinde pes etmek yerine gelen güçlükle mücadele edersek o zaman aşamayacağımız engel olmaz. Bunlar bize birer örnek teşkil ettiğinden dolayı, aynı durumla karşılaştığımızda, olayın seyrine nasıl vakıf olacağımızı bilip ona göre olayın seyrini değiştirebiliriz. Elimizde olmayan sebeplerden dolayı gelenler haricinde, birde kendi isteğimizle bilerek yaptığımız hatalar ve yanlışlar var maalesef. O anki psikolojiden mi, yoksa ruh halinin buhranlığından mı bilinmez ama insanoğlu hatalara ve kusurlara meyyal olduğunda mülhem yaptıktan sonra ki pişmanlık bir ömür unutulmaz yaralar açabiliyor. 

Hayat koca bir zaman diliminde yapılan hatalar, yanlışlar, imtihanlarla dolu iken nedense sadece bizler o yapılan hatanın karesini alıp devamlı o olumsuzlukla hatırlıyoruz. Filmin sonu gelmeden o kare maalesef bir türlü aşmadığımız beynimize kazılmış bir an olarak kalıyor. Belki o yapılan hata daha büyük başka hatalara sebep olacağından bir engel olduğunu göremeyiz. Birde bizim aynı hal ve ruhaniyetinde olduğumuzda belki daha büyük menfi sonuçların doğuracağı bir olayın cereyan edeceğini bilemeyiz. 

İnsanlara önyargılı davranarak yapılan onca güzellikleri görmezden gelip de yapılan bir yanlış veya hatadan dolayı insanın bir çırpıda kenara yitmek. Ben olsam o hareketi yapmam, o düşünce benim aklıma gelmez gibi cümleler sarf etmek yerine, aynı hal üzere olduğunda sonuçları yapan kişinin kat be kat daha kötü sonuçlar elde edeceğiniz kimse bilemez. Sınanmadığımız bir imtihanın masumluğu üzerimizde olmaz. Bir büyüğümün sözü vardı “Kusur görenidir” diye. Bakan göz kusur ve hatayı bulmak için baktığı zaman bulur. Amma velakin güzelliği görmek için baktığın vakit karanlıklar içinde gülün üstende ki bir damlanın gözlere verdiği hazzı yaşatır insana. 

Başkalarının olumsuzluklarına baka baka kendi olumsuzluklarımızı görmezden gelecek kadar kör bir yaşama sahip olmamamız, hayat döngümüzü etkileyecek düzeyde bir yaşam biçimine sebep oluyor. Hâlbuki biz bu cihana yaşam kalitemiz ne olursa olsun kendi imkân dâhilinde nasıl güzelleştirebiliriz diye düşünmemiz gerekir. Ateşin üstüne düşen kar taneleri nasıl eriyip kayboluyorsa, bizlerin gözünde de insanların hataları ve kusurları öyle kaybolması lazım. Güzel gören güzel yaşar, güzel yaşayan ise güler geçer vesselam…