Anahtar Parti Kırıkkale İl Başkanı Korhan Özaydın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen İklim Kanunu’na sert tepki gösterdi. Özaydın, kamuoyuna “çevreyi koruma” amacıyla sunulan yasanın, içerdiği düzenlemelerle çiftçiden sanayiciye, üreticiden tüketiciye kadar geniş kesimleri etkileyerek, kontrol ve yönlendirme mekanizması oluşturduğunu ifade etti.
İl Başkanı Özaydın yaptığı yazılı açıklamada, kanunun kamuoyuna yansıtıldığı gibi özgürlükçü ve kapsayıcı olmadığını savunarak şu değerlendirmelerde bulundu:
– “Özgürlükler kısıtlanmayacak deniyor, ancak bireylerin tüketimi ve hareketliliği karbon ayak izi üzerinden izleniyor.”
– “Sanayiye yönelik vergi deniliyor, ama ETS (Emisyon Ticaret Sistemi) maliyetleri doğrudan vatandaşa yansıyor.”
– “Tarım korunacak deniyor, fakat küçük üreticiler sistem dışına itiliyor.”
– “Çiftçiye özgürlük vaat ediliyor, ama yalnızca ‘uyumlu ürün’ destekleniyor.”
– “Hayvancılığın destekleneceği belirtiliyor, ancak otlatma sınırlandırılıyor, yapay et teşvik ediliyor.”
– “Paris Anlaşması kalkınmayı hedefliyor deniyor, fakat kırsal alan küresel piyasalara açılıyor.”
– “Fosil yakıt yasaklanmıyor ifadesi kullanılıyor, ama bu alandaki yatırımlar durduruluyor.”
– “İfade özgürlüğü korunuyor deniyor, ama farklı görüşler ‘yanıltıcı bilgi’ olarak etiketleniyor.”
– “Ceza yok deniliyor, fakat karbon ayak izi bireylerin krediye, sigortaya ve ulaşıma erişimini etkileyebilir.”
Korhan Özaydın, kamuoyunun bu yasal düzenlemeler hakkında eksiksiz ve açık şekilde bilgilendirilmesi gerektiğini belirterek, çevreci bir politika izliyormuş gibi sunulan bu yasayla aslında uluslararası yükümlülüklerin yerine getirildiğini, halkın çıkarlarının geri plana itildiğini ifade etti.
Özaydın ayrıca şu soruları da gündeme taşıdı:
“Fabrikaların filtre takmasını sağlamak için sizi bugüne kadar kim engelledi? Sanayi atıklarının nehirlere dökülmesine neden göz yumdunuz? Hava kirliliğini azaltmak için ne yaptınız? Şehirlerde yeşil alanları kim engelledi? Çevreyi şimdi değil, yıllar önce düşünmeliydiniz.”
Anahtar Parti, bu yasanın tüm boyutlarıyla yeniden ele alınmasını ve halkın taleplerinin dikkate alınmasını istiyor.