CANLIYI SEVMEK

Abone Ol

Gergin bir boğa güreşi sırasında, matador Alvaro Munero düşünülemez bir şey yaptı. Kalabalık bir sonraki dramatik hareketi isteyerek tezahürat ederken, aniden boğadan uzaklaştı, arenanın kenarına yürüdü ve oturdu. Kükreyen kalabalık şaşkın bir sessizliğe gömüldü.

Alvaro, bir röportaj sonrası, kalbinden gelen kararına yol açan bu hayat değiştiren anı paylaştı:

"Bir anda boynuzların varlığını unuttum. Görebildiğim tek şey, orada duran gözleriydi, öfkeyle değil, çok daha derin bir şeyle -masumiyetle. Bana saldırmıyordu; sadece bana bakıyordu, hayatı için sessizce yalvarıyordu. İşte o zaman aklıma bunun bir hayvanla dövüşmediğim geldi; bu, benim kadar yaşamak isteyen canlı bir şey."

Gözlerinde yalnızca hayvanların sahip olduğu o saflık vardı ve onlarda, o yadsınamaz gerçeği gördüm. Çok yoğun bir suçluluk duygusu hissettim; sanki yaşayan en kalpsiz yaratık olmuşum gibiydi. Devam edemedim. Kılıcımı düşürdüm, arenadan ayrıldım ve kendime bir söz verdim: Artık boğalarla dövüşmeyecektim; başkalarının işkencesini eğlence için bir oyun haline getiren bir dünyaya karşı dövüşecektim.

Alvaro Munero'nun hikayesi, en beklenmedik yerlerde bile şefkatin dönüştürücü gücüne dair nadir ve güçlü bir bakış açısıdır. Bir bağlantı anının bir hayatı değiştirebileceğini, yeni bir amaca ilham verebileceğini hatırlatır.

ALINTIDIR