Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde dönüm noktası olan Sakarya Meydan Muharebesi’nin üzerinden 100 yılı aşkın süre geçti. 23 Ağustos – 13 Eylül 1921 tarihleri arasında süren bu büyük savaş, yalnızca bir cephe savaşı değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini güçlendiren stratejik bir dönüm noktası olarak tarihe geçti.
Yunan ordusunun Ankara'ya ilerleyişini durdurmak ve Anadolu’daki direnişi kırmak amacıyla başlattığı saldırı, Türk ordusunun inanç ve kararlılığı karşısında başarısızlıkla sonuçlandı. Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde yürütülen mücadele, savunma pozisyonundaki Türk ordusunun zamanla taarruza geçerek düşmanı püskürttüğü bir askeri deha örneği olarak gösterildi.
Sakarya'da verilen mücadele, klasik savaş taktiklerinin ötesine geçerek bir vatan savunmasına dönüştü. Mustafa Kemal Paşa’nın "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır!" sözü, savaşın karakterini ve Türk milletinin topyekûn direniş ruhunu özetledi.
22 gün süren bu çetin muharebe, Yunan ordusunun taarruz gücünü kırdı ve savaşın gidişatını Türk tarafı lehine çevirdi. Sakarya Zaferi’nin ardından Türk ordusu moral üstünlüğü kazanırken, Batı dünyasında da Türkiye’nin siyasi ve askeri gücü yeniden hesap edilmeye başlandı. Bu zafer, diplomatik gelişmelerin ve Lozan’a giden yolun da kapısını araladı.
Sakarya Meydan Muharebesi, Türkiye’nin bağımsızlık iradesinin askeri alandaki en somut göstergelerinden biri olarak, tarihteki yerini korumaya devam ediyor.