Kar
Gibi Olmalı ...
İnsan
doğumundan ölümüne kar taneleri gibi hafif ve özgün olmalı.
Umarsız
bir hayat telaşesinde ; yorgunluğa , vefasızlığa ve sevgisizliğe inat bembeyaz
örtünmeli.Usul usul yağıyor kar incitmeden ,dokunmadan kötülüğe ! Gökyüzünden
inen her kar tanesi yüreğimizi temizler nitelikte.
Heyecan
verici olduğu kadar umut belleğine de saydam bir nesneyle yağışır yeryüzü
cennetine.
Bir gönül bağı kurarız bu berraklıkla , adalelerimizi heybetle
çevirirken çoşkusuyla uyandırırız bedenimizi sabaha. Masumiyetin tecelligahıdır
çocuk ellerinde.
Kimimiz
ıslanmalık , kimimiz sevmelik, kimimiz dokunmalıktır tazeliğine ve
naifliğine.
İnsanların
ayinesidir bu etrafı kendi rengine bürüyen uçsuz beyazlık. Tertemiz yağar ve
kirletilir başka ellerle. İnsanda böyle değil midir ? Tertemiz doğar
,narin ve kaygısız . Oysa kirlenir kendini var etme suretinde . Ilık ılık yağar
gönüllere ve tabii bir hal ile hemhal olur kendi ruhunun derinliğinde.
İnsanlar neden sever karı bilir misiniz ? Çünkü kendi iç dünyasına
yolculuğu başlar ve içselleştirir aymazlığını. Keza yüzleşir,
yalnızlaşır ve acizliğini görür bir tuval ile bembeyaz !
Şimdi
gecenin loşluğunda saatin kadranına takılmış bir yelkovan sesine muhtaçtır
insanoğlu . Velev ki haklı olduğu bütün iddialarına rağmen sessizleşir ,
parametreleri sayısız dünya savaşında kaybolur gider sonsuzluğa...
Ellerimizi üşüten ,yüreğimizi ısıtan ;
Mutlak
bir inanç ve muhabbetle ;
Kar
gibi ,zarifliğiyle sizi kirlenmişliğe değil, umutlu berraklığa götüren
dostlarınız olması duasıyla ;
Yolunuzun
tevazu yolu olmasını Rabbimden diliyorum.
Sevgiyle
ve Özlemle kalın...