Sağlık
bakanımız sayın Fahrettin Koca, "ne zaman iyileşen sayısı, hasta sayısını
geçerse, bilin ki, virüs, kontrol altına alınmış ve tehlike atlatılıyor
demektir" demişti.
Dünyayı ablukaya alıp
herkesi evlere kapatarak kabus gibi bir yıl yaşatan Korona Kovid-19 virüsü,
yavaş yavaş kontrol altına alınmaya başladı.
Hemen her gün 2 binlere yakın vaka
ve 100'lere yakın ölümler veririliken, bu rakamlar daha da aşağılara doğru
inmeye başladı ve Cumhurbaşkanının genelgesiyle 1 Haziranda normalleşme
sürecine adımlar atıldı.
Fakat bu
esnada Cumhurbaşkanı ve sağlık bakanının üzerine basa basa söyledikleri bir
ikaz vardı; "sakın ola bu normalleşmeyi salgın atlatılmış, ortadan
kalkmış gibi düşümeyin. 10 mart öncesi gibi hareket etmeyin."
Sıkı tedbirler alınarak ve belirli itinalar gösterilerek
normalleşmeye geçilebilecekti artık....
Evet bu bir zorunluluktu... Normalleşme adımlarının atılması
gerekiyordu artık.
*Çünkü ekonomi, büyük bir sıkıntı girdabına doğru ilerlemeye başlamıştı...
*Çünkü karadenizde binlerce ton çay, toplanmayı bekliyordu...
*Çünkü, milyarlarca tohum tarlalara ekilmeyi bekliyordu...
*Çünkü günlük kazancıyla geçimini sağlayan binlerce esnaf, geçim sıkıntısı ve
günü gelen ödemeler yüzünden ciddi şekilde zarar ediyordu...
*Çünkü, insanların beden ve ruh sağlıkları ciddi şekilde olumsuzluklar
gösteriyordu..
&Çünkü uçuşa geçmiş döviz kurunu durdurmak için turizmin açılarak ülkeye
sıcak para akışı sağlanması gerekiyordu...
Fakat toplum bunu öylesine ters anladı ki!....
Sanki tamamen pandemi bitmiş, hiç bir tehlike kalmamış, onca hasta ve ölümler
hiç olmamış...
Sokaklar bayram karnavalı. Evde yasaklı olduğu dönemin acısını
çıkarırcasına...
MASKE, MESAFE, HİJYEN hepsi bir kenara.
Alış-veriş merkezleri, banka kuyrukları, toplu taşıma araçları eski hâllerine
geliverdi çarçabuk.
ANORMAL BİÇİMDE NORMALLEŞİVERDİK!
Sağlık bakanının onca ikazlarına kimse kulak asmadı...
Ekonomiyi daha da sıkıntıya sokmamak adına atılan normalleşme
adımlarında, öyle görülüyor ki vatandaşların sorumsuzluğu yüzünden yeniden
virüsün artmasına davetiye çıkarıyor.
Herkes evde kaldığı günleri, psikolojik ve ekonomik olarak
yaşadığı buhranları unutmayarak sokağa çıksın lütfen.
Anormal bir şekilde başladığımız normalleşme hareketiyle, kendi kendimizin
kuyusunu kazıyoruz.