“Şu Boğaz Harbi
nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi…”
Merhum Âkif’in “Çanakkale Şehitleri”ne ithaf etmiş
olduğu bu eşsiz şiirini okurken/dinlerken, ruhunda fırtınalar kopmayan yoktur
sanırım!.. Âkif, bu şiirinde; Müslüman
Türk’ün yiğitliğini, kahramanlığını ve de sarsılmaz imanını, adeta nakış nakış ruhumuza
işlemiş, gönlümüze kazımıştır.
Değerli okurlar!.. Milletlerin
tarihinde unutulması pek te mümkün olmayan, kaderini derinden etkileyen ve o
milleti geleceğe taşıyan önemli olaylar vardır! Malazgirt Meydan Savaşı,
İstanbul’un Fethi, Çanakkale Savaşları, Kurtuluş Savaşı… gibi!.. Tabii ki bunların hepsi de bizim tarihimiz
açısından önemli birer dönüm noktası… Lâkin Çanakkale bir başka!.. Çanakkale;
bir milletin var olma ve yok olma mücadelesi!.. Çanakkale; Türk’ün ateşle
imtihanı!..
Çanakkale;
bir destandır!.. Çanakkale; Türk’ün destanıdır!.. Tam da yüz yıl öncesi bu
günlerde; yaşlı-genç, kadın kız demeden, Anadolu’nun dört bir yanından kopup
gelerek, bu topraklar için toprağa düşen; yaşları yediden yetmişe, bizim
insanımızın destanıdır!
Çanakkale;
yenilmezlerin, yenildiği yerdir! Hıristiyan batı dünyasının, yüzyıllar
öncesindeki yenilginin intikamını almak için başlatmış oldukları, Türk’ü Anadolu’dan
silme harekâtıdır. Yeni bir haçlı seferidir! Dönemin süper güçlerinin modern
silahlarına karşı, iman dolu göğsünü çelikten bir kalkan gibi siper edenlerin
destanıdır! Müslüman Türk’ün; azminin, inancının ve kahramanlığının adıdır
Çanakkale!..
Baba ile
oğulun, dede ile torunun, kucak kucağa şehit düştüğü; taze gelinlerin dul,
henüz doğmamış çocukların yetim ve bir çok ocağın da söndüğü yerdir
Çanakkale!.. Bir metrekare toprağa altı bin merminin düştüğü, karşılıklı
birbirine sıkılan mermilerin havada çarpıştığı yerdir!
Birçok
ortaokul, lise ve üniversite öğrencisinin gönüllü olarak savaşa katılıp,
savaşta şehit düştüğü ve yine birçok okulun da o dönemde mezun veremediği
yerdir! Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Çanakkale’de biz, bir üniversite gömdük” dediği
savaşın adıdır Çanakkale!..
Evet, Sevgili Okurlar! Çanakkale bir
destandır! Türk’ün destanıdır!.. Savaş esnasında akıl almaz olayların yaşandığı
bir destandır… Düşmanla çarpışma esnasında komutanlarının şehit düşmesi
sonunda, komutayı devralarak; 3000 düşman askerine karşı 66 askeri ile
bulunduğu mevziiyi iki gün canı pahasına savunarak, bütün askerleri ile
birlikte şehit düşen Ezineli Yahya Çavuş’ların destanı… 276 kiloluk top
mermisini tek başına sırtlayıp, topun ağzına yerleştirerek, düşmanın denizaltı
gemisini batırıp, savaşın seyrini değiştiren Seyit Onbaşı’ların destanı… Ve… Daha
niceleri…
***
Çanakkale
Savaşlarında 253 bin şehit verdik. Nice koç yiğitler; “Bir hilâl uğruna Yarab…”
“Vurulup tertemiz alınlarından…” “Bir gül bahçesine girercesine…” Birer birer
cennete uçtular!.. Topraklarını ve namuslarını düşmana asla çiğnetmediler…
“Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş
asker!..
Gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer.”
…
“Sana dar gelmeyecek makberi kimler
kazsın?
Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın.”
…
“Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber,
Sana kucağını açmış, duruyor peygamber!..”
Ruhları
şad, mekanları cennet olsun!..
Adil
Yıldırım